Zagnus

Haberler

Güncel Haberler
Devlet Hava Meydanları İşletmesi: Üçüncü havaalanı projesi devam edecek
Zagos tarih 11.02.2014, 10:45 (UTC)
 Devlet Hava Meydanları İşletmesi, İdare Mahkemenin, İstanbul'a 3'üncü havaalanı konusundaki kararına rağmen, "projenin devam edeceğini" açıkladı.

Radikal.com.tr - Devlet Hava Meydanları İşletmesi, İdare Mahkemenin, İstanbul 'a 3'üncü hava alanı konusundaki kararına rağmen, "projenin devam edeceğini" açıkladı. DHMİ tarafından bugün yapılan açıklamada, "İnşa edilecek 3. havalimanı projesi planlandığı şekilde devam etmektedir" denildi.

İstanbul 4. İdare Mahkemesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanan 3. havalimanı inşaatıyla ilgili Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporunun yürütmesini durdurmuştu.
 

Yolsuzlukla mücadele reformu yakında
Zagos tarih 11.02.2014, 10:16 (UTC)
 Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Yolsuzlukla mücadelede çok daha güçlü şekilde bir reform çalışmasıyla milletimizin önüne çıkacağımız açık ve net. Şu an bunun çalışmasını yapıyoruz" dedi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ankara Üniversitesi ve Sincan Belediyesince düzenlenen, Emlak Vergisi Sorunları ve Çözümleri Sempozyumu'nda önemli açıklamalarda bulundu.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Türkiye'nin özellikle daha şeffaf, daha hesap verilebilir, daha iyi yönetilebilir olması noktasında özellikle yolsuzlukla mücadelede kesinlikle çok daha güçlü şekilde bir reform çalışmasıyla milletimizin önüne çıkacağımız açık ve nettir. Şu anda o çalışmaları yapıyoruz" dedi.

Şimşek, Ankara Üniversitesi ile Sincan Belediyesinin ortak düzenlediği "Emlak Vergisi Sorunları ve Çözümleri" sempozyumunda, emlak vergisinin çok önemli bir alan olduğunu söyledi. Bu alanda ciddi sorunların yaşandığına dikkati çeken Şimşek, "2003-2004 yıllarıydı ben o zaman İngiltere'deydim. İstanbul'a geldiğimde bir arkadaşın önerisiyle çok güzel bir konaklar projesi vardı. Ben de bir tane satın almak istedim. Konağı seçtik, fiyatına da tamam dedik. İş ödemeye gelince sorun yaşadık. Dediler ki istenilen fiyatın 5-6'da 1'ini buraya yazarız. Kalanını nakit olarak açıktan... Ben dedim ki İngiltere'den transfer yapacağım, nasıl açıktan veririm size? 'Getirirsiniz bankadan çekip ödersiniz' olmaz dedim ve almadım" diye konuştu.

Maliye Bakanlığı olarak bu alanda sık sık sorunlarla karşılaştıklarını anlatan Şimşek, değer tespitinde ciddi tutarsızlıkların olduğunu ifade etti. Bakan Şimşek, yan yana olan iki belediyede bile ciddi farklılıkların olabildiğine işaret ederek, bunun da belediyelerin gelirlerini olumsuz etkilediğini söyledi.

Şehir rantlarının doğru şekilde vergilendirilememesinin temelinde de emlak vergisinde değer tespitiyle ilgili yaşanan sorunların yattığını belirten Şimşek, kamulaştırmalarda ve kamu mallarının satışında da benzer sorunlarla karşılaştıklarını dile getirdi.

Şimşek, şunları kaydetti:

"Merkezi Hükümetin artık bu alanda çok ciddi bir düzenleme yapmasına ihtiyaç var. Aslında şu anki Emlak Vergisi Kanunu İç Genelgesi'ne bakarsanız hiçbir sınırlama yok. Yani eğer mahalli idareler arzu ederlerse ellerindeki tüm verileri, yani piyasa değerine yaklaştıracak her türlü imkanı biz sağladık kendilerine. Değer tespitinde en ufak bir sınırlama yok. Mahalli İdarelerimiz arzu ederlerse bir taşınmazın emlak vergi değerini piyasa değerine yaklaştırmaları ve piyasa değeri üzerinden bu vergileri almalarının önünde hiçbir engel yok. Biz bunun önünü açtık ama maalesef yerel uygulamalar bir standarda sahip değil, zaman zaman tutarsızlıklar arz ediyor, dolayısıyla benim görüşüm bu alanda bizim bir reforma ihtiyacımız var."

Bakan Şimşek, vergi oranlarıyla oynamaksızın daha çok vergi adaletine yönelik yapacakları düzenlemelerle, belediyelerin ilave imkanlara sahip olacağını ve bu imkanların vatandaşlara harcanacağını söyledi.

"CARİ AÇIKTA DÜZELME OLACAK"
Türkiye ve dünya ekonomisine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Şimşek, Türkiye'deki temel makroekonomik dengelerde iyileşmeler olacağını belirtti. Şimşek, iç talepte bir miktar yavaşlama öngördüklerini de kaydederek, son dönemde alınan tüketimi sınırlayıcı tedbirlerin cari açıkta çok ciddi düzeltme getireceğini kaydetti.

AB'deki toparlanmanın da Türkiye'ye olumlu katkılarının olacağını ifade eden Şimşek, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki kargaşaların sona ermesinin de ülkenin dış ticaretine pozitif etki edeceğinin altını çizdi.

Maliye Bakanı Şimşek, geçen yıl yapılan altın ithalatının da ciddi oranda azaldığına dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bununla birlikte liradaki değer kaybının enflasyona bir miktar yansıması olacak. Her ne kadar son gelişmelerin, küresel veya Türkiye'deki iç gelişmelerin bütçeye birtakım olumsuz yansımaları olabilecekse de ben yine de bütçe hedeflerinin gerçekleştirilebilir olduğu kanısındayım. Yani özetle bütçe ayağında manevra alanımız var, elimiz çok güçlü. Cari açıkta çok ciddi bir iyileşme sözkonusu olacak. Türkiye'nin risk algısı iyileşecek, yılın ilk yarısında enflasyon da geçici bir çıkış yaşanır ama yılın ikinci yarısına doğru özellikle 2015'in ilk yarısında tekrar yüzde 5'lik hedeflere doğru iner diye düşünüyorum. Büyümede bir miktar iç kaynaklı yavaşlama olabilir ama ümit ediyorum ki dış talepteki güçlenme Türkiye'ye olumlu yansır fakat bunlar kısa vadeli değerlendirmeler, orta ve uzun vadede Türkiye geleceği son derece parlak bir ülkedir."

"SİYASİ İSTİKRAR TEHLİKEDE DEĞİL"

Bakan Şİmşek, Türkiye'nin temellerinin sağlam olduğunu vurgulayarak, siyasi istikrarın tehlikede olmadığını dile getirdi. Bundan dolayı kısa vadedeki makro dengelerde de bir miktar iyileşmenin söz konusu olacağını belirten Şimşek, orta ve uzun vadede ise Türkiye'nin önünün son derece açık olduğunu söyledi.

Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Her şeyin başı reformdur. Son gelişmeleri biz bir fırsata dönüştüreceğiz. Türkiye'nin özellikle daha şeffaf, daha hesap verilebilir, daha iyi yönetilebilir olması noktasında özellikle yolsuzlukla mücadelede kesinlikle bizim çok daha güçlü şekilde bir reform çalışmasıyla milletimizin önüne çıkacağımız açık ve nettir. Şu anda o çalışmaları yapıyoruz. Türkiye tabii ki devlet içinde birtakım yapılanmalara karşı mücadele ederken maalesef içeride ve dışarıda sanki hukuk devletinden uzaklaşılıyor algısı yaratılmaya çalışılıyor ama esas hukuksuzluk devlet içinde gayrimeşru unsurların çabalarıdır. Yani bunu görmemezlikten gelip sadece hükümetin bunu kontrol etmeye yönelik çabalarını 'hukuk devletinden uzaklaşma' diye analiz edersek hem ülkemize hem de milletimize, milli iradeye büyük haksızlık yapmış oluruz diye düşünüyorum."
 

Fenerbahçe şikeyi 17 Aralık'a bağladı! İşte kanarya'nın şike açıklaması
Zagos tarih 11.02.2014, 08:37 (UTC)
 Fenerbahçe spor kulübü şike davası hakkında açıklamalarda bulundu. Kulübün sitesinden yapılan açıklamada şike davası hakkında geniş çaplı bir açıklamada bulunuldu.Yapılan açıklamalarda Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarınada yer verildi. Ayrıca 17 aralık operasyonundan sonra gelişen olaylarda şike davasında görevli olan hakim ve savcılarında görev yerlerinin değiştirildiği açıklandı. İşte Fenerbahçe resmi sitesinde olan o açıklamadan notlar...



Fenerbahçe Spor Kulübü, şike davasının yeniden yargılanması ile ilgili geniş bir açıklamada bulundu. İşte o açıklama:

Kamuoyuna Önemli Duyurumuzdur...

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan Diyor ki;

Manisa, Türkiye 28.12.2013: "Devletin içinde polis ve yargı çetesi var! Günahsız insanları suçluyorlar"

AKP Grup Toplantısı 28.12.2013: "Yargı mensuplarını baskı altına alan bir örgütle mücadele ediyoruz"

Atatürk Havalimanı, Türkiye 05.01.2014: "Yeniden yargılanma konusunda çalışmalar yapılıyor ve bu çalışmalar bitmek üzere. Adalet Bakanımıza da görev verdik. Yasal altyapıyı oluşturmaya çalışıyoruz. Yeniden yargılamayı anayasal düzenlemeye kadar taşıyacağız."

Malezya, 11.01.2014: "Bence ülkedeki en büyük sıkıntı yargı vesayeti. Yargının tavrına hiçbir şekilde güvenmiyoruz. O savcı (Sözde şike davasını başlatan savcı Zekeriye Öz) dürüst değil. Yargı önce kendi içinde temizlik yapmalı, kendini temizlemeli.

Brüksel, 22.01.2014: "Düşünün; savcılar, hakimler var, kendi vicdanlarıyla millet adına değil, örgüt yöneticilerinin emir ve talimatlarıyla hareket ediyorlar. Buna hiç kimse izin vermez, göz yummaz. Bizim de mücadelemiz yargıyla değil, işte bu tehlikeli örgütlerledir. Yargı içindeki bu örgüte izin vermeyeceğiz"

AKP Grup Başkanvekili Sayın Mustafa Elitaş Diyor ki; Türkiye Büyük Millet Meclisi, 27.01.2014: "Şike davası, MİT Müsteşarı ile ilgili soruşturma açılması, Gezi Olayları, dershane tartışmaları ve Sayıştay raporlarına ilişkin iddialar bir araya getirilerek operasyon gerçekleştirildi.

Adalet Bakanı Sayın Bekir Bozdağ Diyor ki; Ankara, Türkiye 08.01.2014: "Ceza soruşturmalarının ve davalarının geçmişe dönük incelenmesi talimatı verdim"

Avrupa Birliği'nden Sorumlu Devlet Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Diyor ki; TGRT Haber Kanalı, 02.01.2014: "Biz Türkiye'yi başka vesayetlerden kurtarmaya çalışırken, bu sefer bir yargı vesayeti oluştu. Maalesef yargı, Türkiye'de 11 yıldır yaptığımız reformlara ayak uyduramamıştır; hatta direnç göstermiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bütün uyarılarına rağmen, aynı yargıçlar ve savcılar aynı kararları vermeye devam etmiştir. Yargı ideolojik kararlar veriyor."

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Sayın Aziz Yıldırım; 14.02.2012, Silivri, Duruşma Salonu'nda, 30.03.2012: Çağlayan Adliyesi'nde: "BU BİR ŞİKE DAVASI DEĞİLDİR. BU BİR SİYASİ DAVADIR", "BU OPERASYON, FENERBAHÇE'Yİ ELE GEÇİRME OPERASYONUDUR, NE ŞİKESİ MEMLEKET ELDEN GİDİYOR" demişti.

TÜRKİYE'DE, 17.12.2013 itibariyle;

Emniyet'te başlayan görevden alma fırtınasında şu ana kadar yüzlercesi rütbeli olmak üzere altı bini aşkın polisin yeri değiştirildi; İki bine yakın hakim ve savcının yetkileri elinden alındı.

Şike soruşturmasını başlatan Savcı Zekeriye Öz, yürüten Savcı Mehmet Berk, yetkileri elinden alınarak görev yeri değiştirildi...

Şike soruşturması dahil olmak üzere birçok hukuksuz telefon dinlemesi yaptığı tespit edilen İstanbul Organize Şube Müdürü Nazmi Ardıç görevden alındı... Şike operasyonunda gözaltı emri veren İstanbul Eski Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu Ekizoğlu görevden alındı...

Fenerbahçe Spor Kulübü olarak; görevleri ve yetkileri ellerinden alınan bu şahıslar tarafından yürütülen 'Sözde şike' operasyonunun tüm dökümanları hukuka aykırı usüllerle elde edilen ve taraflarca reddedilen iletişim, dinleme, tespit tutanaklarından başka hiçbir somut delile dayanmadığını, adil yargılama ve doğal hakim ilkeleri uyarınca Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne açıkça aykırı olduğunu, bu deliller ve özel yetkili mahkemeler eliyle yapılan bu yargılamaların sonunda verilen kararları tanımadığımızı açıkladık. Türkiye'de yapılan tüm bu yargılamalarda, UEFA Disiplin Kurulu'nda, UEFA Tahkim Kurulu'nda ve CAS'ta bu yalan ve iftiralarla dolu polis fezlekesi ile yargılandık.

Meşruiyetini yitirmiş bu operasyon sonrasında, Türkiye'nin ulaştığı tek gerçek; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları uyarınca, Adil yargılanma hakkının, başta Fenerbahçe Spor Kulübü olmak üzere Özel Yetkili Mahkemelerde yargılananlar ve tüm Türkiye için gerekli olduğunu dünya kamuoyuna duyururuz.
 

Mirgün Cabas'tan Altaylı'ya jet yanıt!
Zagos tarih 11.02.2014, 08:32 (UTC)
 CNN TÜRK'te yayınlanan 5N1K programına konuk olan Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, meslektaşı Mirgün Cabas'ı, "Ben de Mirgün gibi yalan mı söyleyeyim?" sözleriyle eleştirdi. Cabas'ın twitter üzerinden Altaylı'ya cevabı gecikmedi.
11.02.2014 Salı 09:37 Fatih Altaylı, "Mirgün Cabas gibi neden istifa etmediği"ni yönündeki bir soruya, "Ben de Cabas gibi yalan mı söyleyeyim" diye yanıt verdi.

Altaylı, Cabas'ın istifa etmediğini NTV'de görev yaparken aynı grup içinde GQ dergisinin başına geçtiğini söyledi.

Mirgün Cabas'ın Twitter üzerinden Altaylı'ya cevabı gecikmedi:

Cabas şunları yazdı:

"Eğer üzerinde baskı varsa, kendini kullandırtma ya da bize, burada bulunmam sizin için nimettir ben gidersem, kötüsü gelir deme.

Kötüsü gelsin, görelim. Herkes de o kuruma artık o yeni gelen adamın yönettiği kurum diye baksın. Sen bu işe paravan olma.

'Baskıları göğüslüyorum' dediğin şey, gerçekleri eğip bükmek, Sağlık Bakanlığı'na basın müşavirliği yapmak. Bir de üzerine teşekkür bekliyor.

Evet yaptığın haberin açıklamasını Bakan'a yapmak zorunda kalabilirsin. Ama Bakanlık adına habere mazeret hazırlamak da senin işin mi?

Fatih, eğer ben senin performansını gösterseydim sonsuza kadar NTV'nin yayın yönetmeni olurdum. Beni kötü habercilikten almadılar görevden. Eğer senin yaptığının yarısını yapmayı midem kaldırsaydı, ömrümün sonuna kadar GQ'yu da yönetirdim.

'Ses kaydıma montaj yapıldı' diyen adam, işimden istifa ettim diye bana 'samimiyetsiz' diyor. İşte bu yüzden sabaha kadar konuş Fatih."
 

Başbakan Erdoğan'ın öngörüsü doğru mu çıkacak?
Zagos tarih 11.02.2014, 08:10 (UTC)
 Dersanelerin kapatılması ile başlayan cemaat ile AK Parti arasındaki kavga 17 Aralık soruşturması ile beraber hat safhaya dayanmıştı. Bu kavgadan sonra cemaatin kime oy vereceği iyice merak konusu olmuştu. AK Part'ye eski güçlü desteklerini vermeyecekleri artık kesin gibi. Bu durum ile Başbakan Erdoğan'ın öngörüsü doğru çıkabilir.

Cemaatin parti kurması ile ilgili de Star gazetesi yazarlarından Fehmi Koru bu iddiayı doğrular nitelikte bazı açıklamalarda bulundu. Fehmi Koru yaptığı açıklamada cemaatin en yakın Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi bir parti kurmayı planladığını iddia etti. İşte detaylar....

Gülen'in siyasi içerikli demeçleri ve Başbakan Erdoğan'ın cemaatle ilgili görüşleri "parti mi kuracaklar?" sorusunu gündeme getirdi. Hizmet Hareketi'ni yakından tanıyan isimlerden Fehmi Koru, merak edilen soruya cevap verdi.

"YAKINDA DESTEKLEYECEKLERİ PARTİYİ ÖĞRENİRİZ"

(...)Başbakan Tayyip Erdoğan bir süreden beri "30 Mart sonrasında taşları yerinden oynayacak, bir parti ortaya çıkacak" öngörüsünü kamuoyuyla paylaşıyor. Onun bu öngörüsü doğal olarak Câmia'yla irtibatlandırılıyor. Öngörüyle ilgili bir soruya ilk muhatap olduğumda, Risale-i Nur çizgisinin genel yaklaşımını göz önünde tutarak, olumsuz görüş bildirmiştim; o görüşüm şimdi büyük çapta değişmiş bulunuyor...

Değişikliğe, Câmia'da sözü dinlenir biri olduğu anlaşılan bir ‘siyaset bilimci' sözcüyü dinledikten sonra vardım. Siyaset-bilimci, bir bilimci gibi değil, bir siyasetçi gibi, rakip partiyi mandepsiye bastırmak isteyen bir parti sözcüsü gibi konuşuyor çünkü...

O yaklaşım, içinde yer aldığı Câmia'yı, hızla partileşmeye götürür. 30 Mart'tan sonra mı olur, yoksa cumhurbaşkanı seçimi öncesi mi, bilemem; ancak Başbakan Erdoğan'ın öngörüsünün gerçekleşmesi için fazla beklemek gerekeceğini sanmıyorum.

Türkiye için muhtemelen, siyasi hayatımız için ise kesinlikle bir kazanımdır o yöne gidiş; ancak Câmia için iyi midir, o kadar emin değilim...

En başta sorduğum soruya böylece cevap verdim sanırım: Câmia adım adım safını belirliyor; şimdi Ak Partiye oy verilmeyeceğini biliyoruz, yakında destekleyecekleri parti/leri de öğreniriz.

Sonra? Herhalde orada durulmaz.

 

Fenerbahçe'den flaş şike açıklaması
Zagos tarih 11.02.2014, 08:00 (UTC)
 Fenerbahçe, şike davasının yeniden yargılanması ile ilgili olarak açıklama yaptı.

 

<- Geri  1  2  3  4  5 Devam -> 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol